Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Zaten bir üyeliğiniz mevcut mu ? Giriş yapın
Sitemize üye olarak beğendiğiniz içerikleri favorilerinize ekleyebilir, kendi ürettiğiniz ya da internet üzerinde beğendiğiniz içerikleri sitemizin ziyaretçilerine içerik gönder seçeneği ile sunabilirsiniz.
Üyelerimize Özel Tüm Opsiyonlardan Kayıt Olarak Faydalanabilirsiniz
Kahramanmaraş’ta gerçekleşen depremde evleri yıkılan, aileleri ile sokakta kalan ve enkaz altından çıkarılan çocuklar nasıl yaklaşılacak çok önemli.
Kahramanmaraş merkezli depremde 10 milyon vatandaşlık cezasıken bu kesimin önemli bir bölümü çocuklar oluşturuyor.
Bu yaşam uzmanları, çocuklarla iletişimin kopmaması ve yaşanan olayların anlamlandırılması adına konuşulması gerektiğini hatırlatıyor.
Deprem kalıntılarında tatbikat sürerken bir yandan da hayatta kalmaya devam etmek için yaşam koşulları oluşturulmaya başlandı.
Deprem bölgelerinde çocuklar için psikolojik olarak neler yapılması gerektiğine dair önerilerde bulunan Psikolojik Danışma ve Rehberlik Uzmanı Barış Sezgin, en acil şekilde bölgeye psikososyal destek ekibinin gitmesi gerekiyor hatırlatarak şu uyarıları yaptı:
Çocuklarımız büyük çatılar çadır kentte olacaklar, ilk olarak bu çadır kentlerde çocuklar için rutinlerimizi oluşturmalıyız. Rutinler Avrupalıların güvende olmasını sağlamak. Çadır bölgesi bol bol oyuncak göndermeliyiz. Oyun oynanmalı, resim yaptırılmalı çünkü 3-12 yaş aralığındaki yaygın ifadeleri sözel olmayan ifadelerdir. Bu ifade kanallarının düzenlenmesi gerekiyor. Anne babalar da çok fazla ne yapacaklarını bilmiyorlar ama lütfen konuşmamayı değil konuşma, anlatmamak değil anlatmayı, hissetmemek hissetmeyi tercih edin. Var olan bir gerçekten kaçamayız.
Çocukların depremi anlaması için basit cümlelerle konuşulması gerektiğini söyleyen Sezgin’in önerileri şöyle:
3 yaşındaki çocukları çocuklar bunu çok fazla anlamlandıramazlar. Onların çok basit daha ve ilkel tepkileri vardır. Anne babalarının taşımaları vardır. Ama 3 yaş üstü çocukları anlatmalı ve anlamlandırmamız gerekiyor. Depremin ne olduğunu bilmedikleri için olayı konumlandıramıyorlar. Ciddi bir icraat hissiyatı içindeler. Mesela şu şekilde bir hikaye yöntemiyle koleksiyona anlatalım; ‘yerin çok altında kayalar var ve bunlar yaşlandılar. Bu nedenle küçük küçük parçalar oluyorlar ve görüyorlar yer hareket ediyor.
Doğum koşullarının hükümleri dahilinde eğitime de ara vermeyi başlatmayı tavsiye eden Sezgin, bu konuda da şu bilgileri aktardı:
Gezegensel organizmalar çok üreme tabii olacak ama ne kadar hızlı eğitime başlarlarsa çocukların rutine dönmeleri o kadar hızlı olacaktır. Tabii her şeyden önce fiziksel güvenlik önemli. Bu sağlandığı ölçüde hemen eğitime başlanmalı. Eğitim de bir rutin ve her türlü rutin güven hissiyatı verir. Rutine ne kadar hızlı ulaşırsak çocuklar o kadar kendini güvende hissedecektir.
Yorum Yaz