e
sv

Fukuşima nükleer santralinin suları boşaltılacak…

Japon hükümetinin geçmişteki günleri Fukushima Daiichi nükleer santralinin kalıntısından bir milyon tonun üzerinde suyu boşaltmaya yönelik görüşme konuşmalarını duyurdu. Suyun okyanusa tahliyesi, yerel balıkçı toplulukları ve komşu ülkelerdeki endişeler ve öfke uyandırırken, bu kararın ne kadar güvenli olduğu önemli bir soru işareti olarak bir çıkıyor.

11 Mart, Japonya’nın ana Adası Honshu’nun doğu kıyısını vuran 9.0 büyüklüğündeki depremin 12’inci yıl dönümü olacak. Japonya’nın kuzeydoğu kıyısı boyunca 18.000’den fazla insanın konut mal olan ve Fukushima Daiichi nükleer santralini vurarak güç kaynağı ve soğutma sistemlerini devre dışı bırakan 15 metrelik bir tsunami oluştu. Bu, atmosferde önemli miktarda radyasyon yayan üç reaktörde erimeye yol açtı. Daha sonra bu kaza, Uluslararası Nükleer ve Radyolojik Olaylar Ölçeğinde 7. seviye olarak derecelendirildi ve 1986’da Çernobil’den bu yana kötü en nükleer felaket olarak kabul edildi.

Reaktörlerin erimesinin ardından yapılan kurtarma çalışmaları, halen devam eden bir süreç olan reaktörleri soğutmaya ve radyoaktif maddeler içeren kirli su salınmasını esas aldı. Şu anda, tesis işletmecisi Tokyo Elektrik Gücü (TEPCO) tarafından oluşturulan 1.000’den fazla tankta yaklaşık 1,3 milyon ton atık su depolanıyor. Bu su çoğu rüzgar reaktörleri soğutmaları için kullanılırken, kirli suları ve yağmur suları da reaktör binalarının bodrum katlarında birikti.

Suyun reaktöre maruz kalması, erimiş yakıttan ve çevredeki molozdaki fisyon ürünleri ile kirlenmesine neden oldu. Tank artmaya devam ederken, depolama alanı kapasitesine ulaşıyor ve bu da temizlemeye devam eden hizmetten çıkarma işlemini yavaşlatacak.

Ancak bütün bu su işlenmeden depolanmıyor. Sudaki en kötü radyoaktif odakların ortadan kaldırılması ortadan kaldıran Gelişmiş Sıvı İşleme Sistemi (ALPS) adı verilen bir çalıştırma işlemiyle temizleniyor. Bu işlem, sudan 62 radyonüklidi uzaklaştıran ve kontaminasyon kontrolleri düzenleme beklentilerin oldukça aşağıya düşene kadar tekrarlanabilir bir dizi kimyasal maddelerden oluşur. Ancak bu işlem, tritiyumu arıtılmış sudan uzaklaştıramıyor.

Trityum, kozmik ışınlar hava parçalarıyla çarpıştığında atmosferde oluşan, Uçuşun doğal olarak oluşturduğu radyoaktif bir şeklidir. 12.3 yıllık bir yarı ömre sahiptir, bu da 12.3 yıl sonra, radyoaktif bozunma nedeniyle herhangi bir miktardaki trityumun yalnızca elde ettiği gücün faydası gelir. Ne yazık ki, Fukuşima’da depolanan büyük hacimlerde suda bulunan düşük özelliklere sahip trityumu giderebilecek mevcut bir teknoloji yok.

Bu duruma ne kadar kötü bildiğimiz geldiğimizde ise, Japon hükümeti, Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu (IAEA) ve çok sayıda bağımsız bilim insanına göre Fukuşima’da alınması su tahliyesi makul ve güvenli.

Ancak buradaki en önemli nokta, trityumun zaten atmosferimizde (yağmur ve musluk suyunda) ve Pasifik okyanuslarında, Fukuşima’daki az miktardan çok daha yüksek yerlerde bulunur.

Ayrıca işlenmiş olan su bir anda değil, yaşam tarzı olarak her yıl küçük cihazlar, bitiş 20-30 yıl sürebilecek bir süreç içinde boşalacak. Boşaltıldığında, deniz suyuyla o kadar seyreltilmiş olacak ki litre başına 1.500 bekerelden daha az olacak, bu da açılış çalışmasının 1/40’ına denk geliyor. Bu oran da aslında dünya amaçlı faaliyette olan birçok nükleer silah seviyelerinden daha düşük.

  • Site İçi Yorumlar

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.